Stres ve Kaygı ile Beslenme İlişkisi Hakkında Bilinmeyenler
Eski çağlarda yaşadığımız stres ve kaygı hayatta kalmamızı sağladı. Fakat günümüzde stres kaynaklarının, ölçüsünün ve sürekliliğinin değişmesi vücudumuzda bazı noktalara zarar vermeye başladı. Stres ve kaygı kişinin kendini baskı altında ve huzursuz hissederek davranışsal, duygusal ve zihinsel şekilde verdiği tepkiler bütünüdür. Stres ve kaygının zarar verdikleri arasında beslenme düzenimiz de bulunmaktadır. Gelin hep birlikte stres ve kaygının beslenme üzerinde etkilerine göz atalım.
Stres ve kaygı kaynakları nelerdir?
Her şeyden önce stres ve kaygının ne gibi sebepler ile ortaya çıktığına göz atalım:
- Aşırı beklentiler
- İfade eksikliği
- Mükemmeliyetçilik
- Olumsuz ve karamsar düşünceler
- İş yaşamı
- İlişkiler
- Maddi problemler
- Büyük yaşam değişiklikleri
- Belirsizlikten rahatsız olmak
Stresin ve kaygının belirtileri nelerdir?
Stres ve kaygı vücudumuzda birçok belirti ile ortaya çıkmaktadır. Stres ve kaygı belirtileri oldukça fazladır. Bazı stres ve kaygı belirtileri arasında; kararsızlık, konsantrasyon bozukluğu, düşük verimlilik, gerginlik, mide bulantısı, yorgunluk, terleme, nefes darlığı, sindirim bozukluğu ve yüksek tansiyon bulunmaktadır.
Stres ve kaygı vücudumuzu nasıl etkiler?
Stres anında vücudumuzda birçok değişiklik meydana gelir. Aslında bu durum bir çeşit ”savaş ya da kaç” tepkisidir. Öncelikli olarak kalp enerji üretmek için daha hızlı atar. Dolaşım ve kalp için gerekli olan oksijenin daha hızlı solunum ile sağlanır. Kan damarlar genişler ve göz bebekleri büyür. Karaciğer daha fazla şeker, dalak daha çok kan üretir; ve sindirim hızı yavaşlar. Bununla birlikte üretilen enerji beyin ve kasın çalışması için kullanılır. Ayrıca beden ısısı da artar. Tüm bu değişikliklerde vücudun gücü, enerjisi ve adaptasyonu büyük önem taşır. Bedenimiz tüm bu değişikliklere enerjisi harcayarak mücadele etmeye çalışır. Fakat enerjinin azalması stres ile mücadele edilememesine ve sağlık sorunlarının ortaya çıkmasına neden olabilir.
Stres ve kaygı beslenme düzenimizi nasıl etkiler?
Stres ve kaygı beslenme ile direkt olarak bağıntılı bir şekilde karşımıza çıkar. Stres ve kaygı yaşandığı zaman kortizol hormonu salgılanır. Stres ve kaygı yaşandığı zaman kortizol hormonu savaş ya da kaç tepkisine yardımcı olarak yağ hücrelerinin içindeki yakıtın bırakılmasına yardımcı olur. Yağ yakıtlarının boşaltılması kişide şiddetli bir yemek yeme arzusu uyandırır. Stres ve kaygı sürekli olarak kortizol seviyesini yükselttiği için kişi sürekli yakıt almak ister. Bu yakıtlar ise karbonhidratlar ve yağlar olarak karşımıza çıkar. Kişi bu ani reaksiyonla kızartma, cips veya abur cubur tarzı yiyecekler ile yakıtını doldurur. Bununla birlikte aşırı stres ve kaygı şeker oranı yüksek besinler açısından zengin beslenmeyi de beraberinde getirir. Bu reaksiyon anlarında kişiler besin değeri düşük ve kalorisi yüksek besinleri tercih etmek zorunda kalırlar. Bu hızlı kalori alımı ise yağın vücuda yayılmasına değil bel bölgesine toplanmasına ve diğer sağlık sorunlarına neden olur.
Stres ve kaygı ile başa çıkma yolları nelerdir?
İşte stres ve kaygı ile başa çıkma yolları:
- Güne çeşitli, yeterli ve lezzetli bir kahvaltı ile başlayın.
- Kendinizi rahatlatacak teknikleri öğrenin.
- Stres kaynaklarını ortadan kaldırmaya çalışın.
- Günde 20- 30 dakika nefes teknikleri uygulayın.
- Sevdiğiniz hobilerle uğraşın.
- Spor bir yaşam alışkanlığınız haline gelsin.
- Yediğiniz besinlerin besin değeri yüksek ve kalorisi düşük besinler olmasına dikkat edin.
- Açlık anında abur cuburlardan uzak durun.
**Sayfanın içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren öğelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.