İnce bağırsakta bakteriyel aşırı büyüme (SİBO), ince bağırsakta aşırı kolonik bakteri varlığı olarak tanımlanmaktadır. Başlangıçta sadece az sayıda hastada ortaya çıktığı düşünülen bu bozukluğun, şimdilerde daha yaygın olarak görüldüğü bilinmektedir. SİBO’lu hastalar, sadece hafif semptomatik olmaktan kronik diyare, kilo kaybı ve malabsorpsiyondan şikayetçi olmaya kadar çeşitlilik göstermektedir. Şiddetli vakalarda, mikro ve makro besinlerin malabsorpsiyonuna bağlı […]
Mantar vajinitinin şikayetleri oldukça yaygındır. Çoğunlukla ergenlikten menapoza kadar olan süreçte (üreme çağında) sık görülür. Candida mantar vajiniti vakaların yaklaşık üçte birinden sorumludur. Candida vajiniti, Candida adı verilen bir mayanın (bir tür mantar) neden olduğu bir enfeksiyondur. Candida normalde cilt, ağız, boğaz, bağırsak ve vajina gibi çeşitli vücut bölgeleri içinde herhangi bir soruna neden olmadan […]
Probiyotikler, sağlık açısından olumlu bir etki sergilemek için bağırsak biyoağlarında varlığını sürdüren canlı mikroorganizmalar olarak tanımlanabilir. Bildiğimiz üzere, bağırsaklarımızda mikrobiyota olarak adlandırılan bir mikroorganizma topluluğu bulunur. Bağırsaklarımızdaki bu mikroorganizmalar, yiyecekleri sindirmemize, zararlı bakterilerle savaşmamıza ve bağışıklık sistemini düzenlememize yardımcı olur. Ancak bazen çeşitli sağlık sorunlarına yol açan bir mikroorganizma dengesizliği meydana gelebilir. Bağırsak, bazı bakterilerin […]
Hemen her doktor, enerji eksikliği, yorgunluk ve bitkinlik şikayeti ile başvuran hastalarla sık sık karşılaşır. Kapsamlı muayene ve hatta rutin laboratuvar testlerinin bile semptomları için tatmin edici bir açıklama sağlayamadığı hastalar yaygındır. Altta yatan herhangi bir hastalık olmadan, bu belirtiler vitamin ve mineral eksikliğinden kaynaklanabilir mi? Çok sayıda fizyolojik kanıt, vitamin ve minerallerin enerji metabolizmasındaki […]
Koenzim Q10 (CoQ10), saf haliyle kristal bir tozdan oluşan yağda çözünen vitamine benzer bir moleküldür. Bu molekül, bakterilerden memelilere kadar birçok organizmada bulunabilir ve insan vücudunun hemen hemen tüm hücrelerinde bulunur. fİnsan organizmasında bu enzim, mitokondri içinde enerji üretimi için bir elektron taşıyıcısı olarak hareket ederek solunum zincirinde önemli bir rol oynar. Koenzim Q10 (CoQ10) […]
Mevsim geçişleri, özellikle enfeksiyon hastalıkları açısından, insan sağlığını etkilemektedir. Mevsim geçişlerinde havadaki değişiklikler, hastalık salgınlarının zamanını ve şiddetini belirleyen önemli bir etmendir. Klinik çalışmalar, bazı mevsimlerde bazı hastalıkların daha fazla gözlendiğini belirtmektedir. Mevsim geçişi çevresel bir faktördür. Isı, nem, ultraviyole radyasyon, bir bölgede yer alan bitki örtüsünde mevsime bağlı değişiklikler, mevsim geçişi hastalıklarında rol oynamaktadır. […]
Probiyotik ürünlerin kullanımı ve kabulü, belgelenmiş sağlık yararları nedeniyle küresel olarak artmaktadır. Probiyotikler, yeterli miktarlarda uygulandığında konakçıya sağlık açısından fayda sağlayan canlı mikroorganizmalardır. Doğurganlık çağındaki kadınlar gastrointestinal semptomlar için probiyotik alan en yaygın gruplardan biridir. Amerika Birleşik Devletleri ve Kanada’da hamile kadınlar arasında %1.3 ila 3,6’sı probiyotik kullanmaktadır. Hollanda’da ise hamile bireylerin %13,7’ye kadarı probiyotik […]
Uzmanlar, anne ve bebek sağlığı için uygun mikrobesinlerin alınmasını önermektedir. Mikrobesin eksiklikleri, preeklemsi, bebeğin anne karnında gelişiminde bozukluklar, nöral tüp defektleri, iskelet deformiteleri ve düşük doğum ağırlıklı bebek risklerini taşımaktadır. Gebelik sırasında, hem anne hem de bebeğin sağlığı için optimum beslenme çok önemlidir. D vitamini, demir, iyot, selenyum, folat gibi vitamin ve mineraller, anne ve […]
Siz de “Anne olduktan sonra hiçbir şeye yetişemiyorum.” diyenlerden misiniz? Eğer öyleyseniz sadece sakin olun. Bu durum her annenin başına geliyor. Bebekleriyle yeni bir hayata yelken açan anneler, bu yeni hayata uyum sağlamakta zorluk çekebiliyor. Yeni annelerin bebekli hayata uyum sağlamakta zorlanmalarının temel nedeni ise zaman yönetimi açısından sıkıntı yaşamaları. Zamanını bebeğine göre düzenleyen ve […]
Motivasyon, bir hedefe ulaşmak için gösterilen gönüllü çaba olarak tanımlanabilir. Öğrencilik yılları ise motivasyona en çok ihtiyaç duyulan zamanlardan biri. Zira ders çalışma süreci, sıkı bir düzen ve disiplin gerektiriyor. Süreci başarıyla tamamlamanın anahtarı, güçlü bir motivasyonda saklı. Eğer siz de okul dönemindeki çocuğunuzun ders çalışma motivasyonunu canlı tutmak istiyorsanız doğru yerdesiniz. Çocuklarınızın ders çalışma […]
Okul çağı, çocukların büyüme ve gelişme dönemidir. Bu dönemde erken fark edilen büyüme-gelişme bozukluklarının önüne geçmek daha kolaydır. Okulda çocuklar toplu halde bulundukları için bulaşıcı hastalıkların görülme ve yayılma hızı daha fazla olabilir, ancak toplu halde bir arada bulunmalarının iyi bir yönü aşılama gibi koruyucu önlemlerin daha kolayca alınabilmesidir. Okullarda en sık görülen 10 hastalığı […]
Bir çocuğun hayatının ilk yılları, yaşamın ilerleyen evrelerindeki sağlığı ve gelişimi için çok önemlidir. Ana nedenlerden biri, beyin gelişiminin doğumdan önce başlayıp erken çocukluk dönemine kadar devam etmesidir. Beyin yetişkinliğe doğru gelişmeye ve değişmeye devam etse de ilk 8 yıl gelecekteki öğrenme, sağlık ve yaşam başarısı için bir temel oluşturmaktadır. Çocuklarda Beyin Gelişimini Etkileyen Faktörler […]
Kemik kütlesi, doğumdan ergenliğe kadar şekillenir ve büyür. Kemik döngüsünde yaşlanan kemiğin tamiri yeniden yapılır, çünkü günlük yaşamda kemikte fark edilmeyen devamlı mikro-travmalar, yorgunluk hasarları oluşur, mikro-kırıklar eğer tamir edilmezse makro-kırıklara neden olur. Kemik çok dinamik bir organdır; sürekli kaybedilip yeniden yapılır. Kemik yenilenmesi, kemikteki kollajenin ve kalsiyumun depolanmasını sağlar. Erkeklerde Yaş ve Osteoporoz İlişkisi […]
Osteoartrit, yüksek prevalansı ve günlük yaşam aktiviteleri üzerindeki olumsuz etkileri nedeniyle orta yaşlı ve yaşlı popülasyondaki ana sağlık sorunlarından biridir. Patolojik değişiklikler eklemlerin kıkırdağında, özellikle diz, kalça ve omur gibi yük taşıyan eklemlerde başlamaktadır. Osteoartritin belirtileri ve semptomları şunları içerir: Ağrı: Etkilenen eklemler hareket sırasında veya sonrasında zarar görebilir. Sertlik: Eklem sertliği en çok sabah […]
Osteoporoz, kemik kırılganlığında ve kırılmaya yatkınlıkta artışla sonuçlanan, düşük kemik kütlesi ve kemik dokusunun mikromimarisinin bozulması ile karakterize sistemik bir iskelet hastalığıdır. Bir kırık oluşana kadar osteoporozun hiçbir belirti veya semptomu yoktur, bu nedenle genellikle “sessiz hastalık” olarak adlandırılır. Osteoporoz Belirtileri Dünya çapında her üç saniyede bir osteoporotik kırık meydana geldiği tahmin edilmektedir. Elli yaşın […]
Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB) çocukluk çağında başlayan nörogelişimsel bir bozukluktur ve yaygınlığı yaklaşık %1.4-3.0’dır. Erkeklerde kızlara göre daha sık görülür. DEHB genellikle işleyişi veya gelişimi engelleyen, devam eden bir dikkatsizlik ve/veya hiperaktivite-dürtüsellik örüntüsü ile karakterizedir. DEHB’si olan kişiler, aşağıdaki semptomlara sahip olmaktadır: Dikkatsizlik, bir kişinin görevde kalmakta, odaklanmayı sürdürmekte ve düzenli kalmakta güçlük çekebileceği […]
Stres, günümüzün hastalığı, günlük yaşamımızın bir parçası. Stres sözcüğü, 17.yüzyılda dert, keder, elem olarak tanımlanmıştır. 18.ve 19.yüzyılllarda; güç, baskı, zor gibi anlamlarda kullanılmıştır. Diğer bir deyişle, kişi stresin etkisiyle içsel ve dışsal uyaranlara tepki göstermektedir. Dışsal uyaranlar; okul değişikliği, yeni bir şehre taşınmak, sevilen birinin kaybı olabilir. İçsel uyaranlar ise fiziksel ve ruhsal huzursuzluklardır. Stres […]
Hafif kognitif bozukluk, günlük yaşam aktivitelerinin çoğunu bağımsız olarak gerçekleştirme yeteneğini sürdüren bireylerde hafıza kaybının veya diğer bilişsel yetenek kaybının (dil veya görsel/mekansal algı gibi) erken bir aşamasıdır. Hafif kognitif bozukluk, etkilenen kişi, aile üyeleri ve arkadaşlar tarafından fark edilebilecek kadar ciddi, ancak bireyin günlük aktivitelerini gerçekleştirme yeteneğini etkilemeyen bilişsel değişikliklere neden olur. Beynimiz, vücudumuzun […]
Tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonları, “son altı ay içinde semptomlarla birlikte iki sistit atağı veya son bir yıl içinde üç atak yaşamış olmak” olarak tanımlanır. Erkeklerde de görülebilse de kadın popülasyonda çok daha yaygındır. Yaklaşık olarak her üç kadından biri, 24 yaşından önce komplike olmayan (ateş atakları olmayan vs.) bir sistit geçirir. İdrar Yolu Enfeksiyonu Neden […]
Menopoz, düşük hormon seviyeleri nedeniyle adet döngüsünün durduğu zamandır. Kadınlar genellikle 40 ila 58 yaşları arasında menopoz yaşamaktadır ve ortalama yaş 51’dir. Menopoz geçişinin uzun sürmesi nedeniyle, menopozun kadınların kişisel sağlığı üzerindeki etkisi büyük olabilmektedir. Menopoz, birçok semptom ve kötü algılanan sağlıkla ilişkili olabilir ve bu da yaşam kalitelerini etkiler. Menopoz ayrıca bir dizi fiziksel, […]
Menopoz, 45-55 yaş aralığındaki kadınların vücutlarında oluşan hormon değişikliği sebebi ile doğurganlıklarının sona erdiği dönemi kapsıyor. Uzun ömürlülüğün artmasıyla (yaşam beklentisi), daha fazla kadın menopozla daha uzun süre yaşamaktadır. Menopoz dönemindeki kadınlar hayatlarının üçte birini menopozda geçirirler. Menopoz neredeyse 30 yıl sürmektedir. Menopoz dönemi; hormon değişimi ile birlikte eklem ağrısı, kemik erimesi, kas krampları gibi […]