İlkbahar ayları bir nevi mevsim geçişidir. Bu dönemde havaların bir ısınıyor bir soğuyor olması farklı sorunları da beraberinde getirir. Bu dönemde halsizlik, yorgunluk ve isteksizlik gibi durumlar görülebilir. Burada önemli olan baharın bu riskini göz önünde bulundurarak beslenme ve yaşam alışkanlıklarına dikkat etmektir. Mevsim değişiklikleri beslenme düzenini de etkileyebileceğinden bu dönemde formda kalmak zor olabilir. Eğer siz de ilkbahar aylarında formunuzu korumak istiyorsanız bu ipuçlarına mutlaka göz atın!
Bu dönemde birçok kişi yazın yaklaşması ile birlikte şok ve kendine uygun olmayan diyetler uygulamaktadır. Fakat beslenme düzeni mevsim değerleri, yaş, uyku saatleri, kilo ve cinsiyet gibi birçok etkene bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Bu yüzden beslenme düzeninizin kendinize uygun olmasına özen gösterin. Bu süreçte işinizi şansa bırakmamak istiyorsanız bir uzmandan yardım alabilirsiniz.
Bahar aylarında yaşadığımız yorgunluk günün en önemli öğünlerinden bir tanesi olan kahvaltıyı pas geçmemize neden olabilir. Fakat kahvaltı kesinlikle atlanmamalıdır. Çeşitli, düzenli ve sağlıklı bir kahvaltıyla güne başlanılmalıdır. Çünkü kahvaltı yapmamak zararlı yiyeceklerin tüketiminin önünü açar. Diğer bir yandan kahvaltı yapmadığımız zaman gün boyu odaklanmada güçlük çekebiliriz. Bu durumlar ile metabolizmamız yavaşlayabilir ve kalori alımımız artabilir.
Öğün atlamak tüm mevsimlerde form korumaya düşman bir durumdur. Bir öğünü atlamak diğer öğünde daha aç olmanıza neden olur. Bu nedenle tek öğünde iki kat kalori alırsınız. Diğer bir yandan mevsim geçişlerinde metabolizmanın yavaşlayabileceği ve öğün atlanıldığında da aynı etkinin doğabileceği unutulmamalıdır. Öğün atlamak kan şekerinin düşmesiyle birlikte zararlı şeylerin yenmesinin önünü açar. Ayrıca uzun süre aç kalmak hormon salınımını tetikleyerek yağ depolanmasına sebep olabilir.
İnsan vücudu %50- 70 aralığında sudan oluşmaktadır. İnsan vücudunun bu oranda sudan oluşması özümüze gereken önemi vermemiz gerektiği anlamını taşımaktadır. Bu yüzden kişiye uygun olarak günlük 2 ile 2,5 litre arası su içmeye özen gösterilmelidir. Su içmek tok hissetmemizi sağlarken metabolizmayı hızlandırır. Bu yüzden diyet içecekler, kola ve meyve suları yerine su içmeye özen gösterilmelidir.
Bu dönemlerde diyet defteri tutmak süreci daha da kolaylaştırmaktadır. Bu sayede beslenme düzeninize daha hâkim olursunuz. Her gün ne yediğinizi defterinize yazın ve kalorisini not alın. Not aldığınız şeylere %10 kalori oranı daha ekleyin. Bunun sebebi yemeklerin pişirme oranlarının ve türlerinin kalori oranlarını değiştirebileceğidir.
Mevsim geçişlerinde sağlıklı ve ölçülü bir beslenme düzeni uygulamak epey zordur. Bu yüzden ara öğünlerde gofret, bisküvi ve çikolatalar gibi kalorili atıştırmalıklar tercih edilebilir. Oysa bu yiyeceklerin birçok zararı olduğu gibi yağ depolanmasının da önünü açtıkları bilinmektedir. Bu yüzden zararlı yiyecekler yerine galeta, leblebi, kuru meyve ve kuru yemiş gibi yiyecekler tüketilmeye çalışılmalıdır. Ara öğünlerin sağlıklı bir şekilde tüketilmesi metabolizma hızını da artırır. Ara öğünlerde işlenmemiş gıdalardan yana seçim yapmak, parçalanma ve hazmedilmede daha fazla enerji kullanılması anlamını taşır.
Baharın getirdiği yorgunluktan ve yanlış beslenme düzeninden korunmanın en güzel yanlarından bir tanesi egzersizdir. Bu dönemde düzenli olarak egzersiz yaparak bağışıklık sistemi ve kilo kontrolü desteklenebilir. Düzenli olarak egzersiz yaparak kendinizi enerjik hissedebilirsiniz. Diğer bir yandan bölgesel egzersizlere önem vermek bir türlü eritemediğiniz yağların erimesine de yardımcı olur.
Lifli besinlerin sindirim sağlığına birçok faydası olduğu gibi tok kalmaya da yardımcı olmaktadır. Tok kalmak ise fazla kalori alımını engeller. Baharın gelmesi ile birlikte taze taze çıkan meyve ve sebzelere, tam buğday ve tam tahıllı ekmeklere, kuru baklagillere gereken önem verilmelidir.
Kaliteli ve sağlıklı bir şekilde uyumak formda kalmayı birçok açıdan etkilemektedir. İlkbahar aylarında yaşanan bahar yorgunluğu ile birlikte uykusuzluk çekilebilir. Fakat sağlıklı ve yeterli bir şekilde uyumamak stres hormonunun tetiklenmesine ve yağ birikimine yol açabilir. Diğer bir yandan gece geç saatlerde yatmak; akşam yemeğinden sonra uzun süre aç kalmak ve yatmadan önce zararlı, ağır yiyecekler yemek demektir. Bu durum ise kilo verme sürecini baştan sona zorlaştırır.