Günümüzde yiyeceklerden sadece doymak için değil, hastalıklardan korunmak ve tedavilere destek olmak için de yararlanılıyor. Fonksiyonel beslenme işte bu noktada karşımıza çıkabiliyor.
Dünyada “Functional Medicine” ya da “Culinary Nutrition” olarak ifade edilen fonksiyonel beslenme, sağlığı destekleyen önemli bir prensip olarak yoğun ilgi görüyor. Peki, fonksiyonel beslenme ile ilgili bilinmesi gerekler nelerdir? Bu yazımızda fonksiyonel beslenme ile ilgili önemli noktaları tek tek ele aldık.
Fonksiyonel beslenme, özünü ve tazeliğini kaybetmemiş yiyeceklerin ayrı ayrı ya da birlikte kullanılıp lezzetli ve şifalı tarifler oluşturulmasını esas alan bir yaklaşım olarak biliniyor. Yiyecekleri tüketerek sağlığı korumak, hastalıkları tedavi ederek iyileştirmek, vücutta denge sağlamak ve hastalanmayı önlemek fonksiyonel beslenmenin amaçlarını oluşturuyor.
Fonksiyonel beslenmenin anlaşılabilmesi için öncelikle “fonksiyonel gıda” kavramının bilinmesi gerekiyor. Fonksiyonel gıda kavramı ilk olarak 1980’lerin başında Japonya’da ortaya çıktı ve beslenmenin yanında bireyin sağlığı, performansı ve psikolojik durumu üzerinde olumlu etkileri olan ve FOSHU (Foods for Specific Health Use) olarak adlandırılan gıdaları kapsadığı açıklandı.(1) Kısaca fonksiyonel gıda, besleyici özelliklerinin yanında sağlığı koruyucu, hastalığı tedavi edici ve hastalık riskini azaltıcı etkisi bulunan ve bu etkileri bilimsel ve klinik olarak ispatlanmış gıdaları kapsayan bir kavram.
Bir gıdanın “fonksiyonel” kabul edilebilmesi için aşağıdaki şartları taşıması gerekiyor:
Fonksiyonel gıdalar üç kategoride incelenebiliyor:
Basit gıdalar, yapısında doğal olarak biyoaktif bileşen bulunan gıda veya gıda gruplarını ifade ediyor. Biyoaktif bileşen ise ana besin kaynağı olmayıp canlının hayatta kalmasını ve zorlu yaşam şartlarına dayanmasını sağlayan bileşen olarak tanımlanıyor. Örneğin, doğal olarak havuçta bulunan beta karoten ve yulaf kepeğinde bulunan beta glukan basit gıda kategorisinde yer alıyor.
Gıda işleme esnasında biyoaktif bileşenlerin ilave edildiği gıdalar bu sınıfa girer. Örnek olarak, Omega-3 eklenen süt ve kalsiyum eklenmiş portakal suyu bu kategoride yer buluyor.
Çeşitli yollarla (genetik mühendislik, gıda ıslahı vb.) içerisindeki doğal biyoaktif bileşen oranı artırılmış gıdalar bu sınıfa girer. Omega-3 oranı artırılmış yumurta ve probiyotik içeriği artırılmış yoğurt bu tür gıdalara örnek olarak verilebilir.
Bağırsak sistemine yerleşerek mikrobiyal dengeye yardımcı olan yararlı canlı mikroorganizmalara “probiyotik” adı veriliyor. Probiyotikler zararlı mikroorganizmalara karşı etkili olurken vücut ve bağışıklık sistemi için yararlar sağlıyor.
Fonksiyonel gıda bileşeni olan probiyotikler ise belirli miktar tüketildiklerinde sağlık üzerinde olumlu etkileri olan yiyecekleri ifade ediyor. Başlıca fonksiyonel gıdalar arasında yer alan probiyotikler şunlardır:
Türk mutfağında kullanılan pek çok gıda, fonksiyonel gıda kategorisinde yer alıyor. İşte Türk mutfağında kullanılan bazı fonksiyonel gıdalar ve bunların sağlık için yararları:
Fonksiyonel gıdaların insan vücudunda bazı olumlu etkileri olduğu biliniyor. Fonksiyonel gıdaların insan fizyolojisi üzerinde etkili olduğu alanlar ise şunlar:
REFERANSLAR
1. Kobayashi E, Sato Y, Umegaki K, Chiba T. (2017) Analysis of Safety Alerts Associated with Dietary Supplements from Japan and Overseas. Food Hygiene and Safety Science(Shokuhin Eiseigaku Zasshi) 59(2): 93–99.
2. Vasileva V. (2015) Root biomass accumulation in vetch (Vicia sativa L.) after treatment with organic fertilizer, Banat’s Journal of Biotechnology 6(11), 100–105.
3. Dos Reis SA, da Conceição LL, Siqueira NP, Rosa DD, da Silva LL, Peluzio MD. (2017) Review of the mechanisms of probiotic actions in the prevention of colorectal cancer. Nutrition Research. 37:1–19.