Bizi Takip Edin!

Depresyon ve Anksiyete ile Mikrobiyota İlişkisi

Depresyon ve Anksiyete ile Probiyotik Kullanımının İlişkisi

Sindirimin son halkası olan bağırsakların düzenli çalışmadığı zaman vücudun pek çok bölgesi olumsuz etkilenebiliyor. Bağırsakların fonksiyonlarını doğru bir şekilde yerine getirememesi; bağışıklık sisteminin zayıflamasına, çeşitli hastalıkların ortaya çıkmasına ve bazı psikolojik semptomlara sebep olabiliyor. Dolayısıyla uzmanlar sadece sindirim fonksiyonunun yerine getirilmesi için değil, aynı zamanda vücudun direncini korumak ve ruhsal dengeyi sağlayabilmek açısından da bağırsak sağlığına gereken özenin gösterilmesi gerektiğini vurguluyorlar. Klinik gözlemler ve hayvan deneyleri beyin ile bağırsak arasında güçlü bir bağlantı olduğu yönünde çok sayıda kanıt ortaya koymuştur. Bu bağlantı intrauterin dönemde kurulup yaşam boyu etkisini sürdürmektedir.(1)

Bağırsak sağlığını desteklemek amacıyla kullanılan probiyotik takviyelerinin depresyon ve anksiyete karşısında nasıl bir etki gösterdiği birçok araştırmacı tarafından merak edildi. Hem ülkemizde hem de yurt dışında yapılan çalışmalar gösterdi ki, probiyotik takviyeler ile vücudunu destekleyen kişilerin anksiyete ve depresyon gibi şikayetlerle karşılaşma ihtimali probiyotik kullanmayanlara kıyasla çok daha az seviyede. Dilerseniz probiyotik kullanımı ile depresyon ve anksiyetenin ilişkisini kapsamlı bir şekilde ele alalım ve probiyotiklerin psikolojik direnci nasıl etkilediğini birlikte gözden geçirelim.

Bağırsak Florasındaki Dengesizlik Psikolojik Durumu da Etkiliyor

Bağırsak florasındaki dengesizliğin psikolojik rahatsızlıklarla ilişkisi üzerine yoğunlaşan araştırmalar neticesinde önemli çıkarımlar yapıldı. Pek çok araştırmacı; panik atak, depresyon, anksiyete bozukluğu, şizofreni gibi rahatsızlıkların sebeplerinden birinin bağırsaklardaki dengesizlik olabileceğini saptadı.

Elbette ki bağırsak florasındaki dengesizlik tek başına psikolojik rahatsızlık oluşumuna doğrudan sebep olmayabilir. Fakat bağırsak sağlığına dikkat edenler ile bağırsak sağlığı ile ilgili şikayet yaşayanlar kıyaslandığında ilk grubun psikolojik rahatsızlıklarla karşılaşma ihtimalinin daha az olduğu söylenebilir.

Probiyotiklerin Beyin Gelişimini Olumlu Etkilediğini Gösteren Çalışmalar Mevcut

Bundan yüz sene önce bile probiyotiklerin bilişsel sağlık üzerindeki etkisini inceleyen araştırmaların yapıldığını söylemek mümkün. 1910 yılında yapılan bir çalışmaya göre probiyotiklerin beyin gelişimi, beyin fonksiyonları ve davranışlar üzerinde olumlu bir etkiye sahip olduğu biliniyor. Beyin fonksiyonlarının gelişmiş olması ise kişinin psikolojik rahatsızlıklara karşı daha dirençli olmasına imkan tanıyor.

Daha rasyonel düşünebilen kişiler, yaşadıkları psikolojik sıkıntılar ile daha iyi baş edebiliyor ve bu sayede bir psikolojik rahatsızlık yaşasalar bile etkisinden daha çabuk kurtulabiliyorlar. Dolayısıyla bu çalışmalardan elde edilen sonuçları göz önüne alarak probiyotik kullanımı ile depresyon ve anksiyete gibi psikolojik rahatsızlıklar arasında ters orantı olduğunu söylemek mümkün olabiliyor.

Obezite, Öz Güvenin Zedelenmesine Yol Açabiliyor

Obezite, Öz Güvenin Zedelenmesine Yol Açabiliyor

Bağırsak sağlığına gerekli özen gösterilmediğinde ve ihtiyaç duyulmasına rağmen probiyotik takviyesi alınmadığı durumda bağırsak fonksiyonları yavaş yavaş bozulabiliyor. Bu durum ise ilk etapta fazla kilolara, ilerleyen aşamalarda ise obeziteye yol açabiliyor. Fazla kilolardan şikayetçi olan kişiler ise bedensel olumlama yapma noktasında problemler yaşadıkları için bir süre sonra öz güvenlerini kaybedebiliyorlar. Öz güvenin yitirilmesi ise kişinin kendine duyduğu inancı kaybetmesine yol açıyor. Bu durum da depresyon ve anksiyete gibi günlük hayatı son derece olumsuz etkileyen psikolojik rahatsızlıkların oluşmasına sebep olabiliyor.

Örneğin obeziteye bağlı olarak öz güvenini kaybeden bir kişi, topluluk önünde önemli bir sunuma çıkarken irrasyonel endişeler ile kendi zihnini meşgul edebilir. Bu duruma bağlı olarak sunumda başarısız bir performans sergileyebilir. Benzer şekilde öz güvenini yitiren bir kişi sosyal ilişkilerde kendini geri planda tutabilir. Bu sebeple de ilişki kuramama, yeni bir ilişkiye başlayamama gibi durumlara bağlı olarak depresif bir ruh haline bürünebilir.

Dolayısıyla vücudun fonksiyonlarını ve bağırsak florasındaki dengeyi korumak adına gerekli durumlarda probiyotik takviyelerinden faydalanmak gerekiyor. Böylece bağırsak florasındaki dengesizliğe bağlı olarak tetiklenebilen anksiyete ve depresyon gibi psikolojik rahatsızlıklardan korunmak mümkün hale gelebilir.

Peki, Ne Yapmak Gerekir?

Bağırsak sağlığını desteklemek amacıyla düzenli olarak probiyotik takviyesi tüketmek son derece faydalı olabilir. Bu noktada beslenme programınızı düzenlemek amacıyla gerekirse bir diyetisyenden ya da uzman hekimden de destek alabilirsiniz. Düzenli kontroller yaptırarak bağırsak sağlığınız ile ilgili fikir sahibi olabilir, herhangi bir semptom söz konusu olduğunda erken müdahale şansına sahip olabilirsiniz.

 

Kaynaklar

  1. Borre YE, O’keeffe GW, Clarke G, Stanton C, Dinan TG, Cryan JF (2014) Microbiota and neurodevelopmental windows: implications for brain disorders. Trends Mol Med, 20:509-518.
  2. Probiyotik ve Prebiyotiklerin Bağırsak-Beyin Aksına Etkisi, Akademik Gıda 17(2) (2019) 269-280, DOI: 10.24323/akademik-gida.613637
PAYLAŞ

NBL ÜRÜNLERİ