Dünyaya geldiğimiz andan itibaren vücudumuzda yaşamaya başlayan bakteriler vardır. Bu bakterilerin büyük çoğunluğu ise sindirim sistemimize konumlanmıştır. Aralarında yararlı ve zararlı bakterilerin bulunduğu ekosistem “bağırsak florası” olarak adlandırılır. Son yıllarda bağırsak florası hakkında yapılan birçok araştırma, bağırsaklarımızdaki yararlı ve zararlı bakteri dengesinin genel sağlığımız üzerinde ciddi etkileri olabileceğini göstermektedir. Bağırsaklarımızda bulunan dost bakteriler olan probiyotikler, sindirim sisteminin düzenlenmesinde ve bağışıklık sistemi sağlığının desteklenmesinde büyük rol oynarlar. Peki ya zararlı bakteriler? Onlarla ilgili ne kadar bilgi sahibiyiz? İşte bağırsaklarımızda yaşayan zararlı bakteriler hakkında bazı önemli bilgiler!
Bağırsak florası dengesi bozulduğunda probiyotikler yok olabilir veya sayıları azalabilir. Bu da zararlı bakterilerin sayılarının artması demektir. Araştırmalar bağırsak florasındaki zararlı bakterilerin sayılarının artmasının obezite, çocuklarda görülen alerjik hastalıklar, irritabl bağırsak hastalığı, artrit gibi hastalıklarla ilişkili olabileceğini söylemektedir.
Vücutta zararlı bakterilerin artması veya enfeksiyonlara neden olan zararlı bakterilerin tespit edilmesi sonucu genelde etkili bir tedavi biçimi olan antibiyotik ilaç kullanımına başlanır. Antibiyotiklerin zararlı bakterileri yok ettiği bir gerçektir. Ancak son yıllarda yapılan araştırmalar antibiyotik kullanımının bağırsaklarımızda yaşayan dost bakterileri de yok ettiğini göstermiştir. Bu nedenle antibiyotik kullanımı gerekmedikçe tavsiye edilmemektedir.
Beslenme şeklimizin bağırsak floramız üzerinde direkt etkisi vardır. Çünkü tükettiğimiz besinler bağırsaklarımızdaki dost bakterileri beslerken tam tersi onlara zarar da verebilir. Araştırmalar sağlıksız beslenmenin bağırsaklarımızdaki dost bakterilerin zarar görmesine ve zararlı bakterilerin de sayılarının artmasına neden olduğunu göstermektedir.
Bağırsaklarımızdaki zararlı bakterilerin sayısı arttığında ve bağırsak florası dengesi bozulduğunda zararlı bakteriler, onların çoğalmasına neden olan, tükettiğimiz sağlıksız besinlerle beslenmeye ihtiyaç duyarlar. Bu demek oluyor ki, bazen sağlıksız bir besine duyduğumuz isteğin sebebi, aslında oldukça akıllı oldukları tespit edilen zararlı bakteriler olabilir!
Bağırsak florasının dengesinin bozulması ise başta çeşitli sindirim problemleri olmak üzere genel sağlığımızın bozulmasına sebebiyet verebilir.
Bağırsaklarımızdaki yararlı bakterilerin azalması ve zararlı bakterilerin çoğalması bağırsak sisteminin hasar görmesine; dolayısıyla da karın ağrısı, ishal, kusma, bulantı gibi etkilerin görülmesine ve çeşitli hastalıkların ortaya çıkmasına neden olabilir.
Prebiyotikler, dost bakteriler olarak bilinen probiyotiklerin besinleridir. Dolayısıyla beslenme düzenimize probiyotik içeren besinleri ve onları besleyen prebiyotikleri ekleyerek zararlı bakterilerin çoğalmasını engelleyebiliriz. Bu besinleri beslenme yoluyla alabileceğimiz gibi takviyeler yoluyla da almak mümkündür. Burada önemli olan kaliteli bir ürün tüketmektir.
Çünkü probiyotikler, vücudumuz için yararlı olan canlı dost bakterilerdir. Önemli olan bu dost bakterilerin bağırsağa canlı ulaşmasının sağlanmasıdır. Günümüzde bunu sağlayan kaplama teknolojisine sahip ürünler bulunmaktadır. Aksi durumda besinler ya da gıda takviyesi yoluyla alınan bu dost bakteriler mide asidi ile karşılaşınca canlılıklarını sürdürememe riskiyle karşı karşıya kalmaktadır. Yani ne kadar canlı dost bakteri bağırsağımıza ulaşırsa sindirim ve bağışıklık sistemi o kadar desteklenmiş olur.