Osteoporoz ya da yaygın ismiyle kemik erimesi, menopoz sonrası kadınlarda ve 65 yaş üstü erkeklerde sıkça görülen bir hastalık. Erkeklerin kemik yoğunluğunun kadınlara göre fazla olması ve menopoz sonrası azalan hormonların etkisiyle kadınlarda erkeklere göre 10 kat daha fazla osteoporoz şikayetine rastlanır.
Osteoporoz, düşük kemik mineral yoğunluğu (KMY) ya da frajilite kırığı hikayesi ile birlikte gelecekte artmış kırık riski ile karakterize bir hastalıktır (1). Hareketsiz yaşam, sağlıksız beslenme ve sigara kullanımı gibi zararlı alışkanlıklarla çok daha tehlikeli bir hale gelen osteoporozda erken teşhis ile gereken önlemlerin alınması büyük önem taşıyor. 35 yaşa kadar özellikle kemik kütlesi ve yoğunluğunu artıracak şekilde beslenme ve egzersizlere önem verilmesi yaşlılıkta osteoporoza yakalanma riskini azaltmaya yardımcı olur.
Osteoporoz teşhisi konulan hastalarda ise hastalığın risklerinden dolayı genellikle korku ve anksiyete söz konusu olabilir. Hatta hastalar kendilerini izole ederek depresyona yatkın hale gelebilirler. Ancak bu hastalığa sahip olmak mutlak kırık oluşumu anlamına gelmiyor. Gerekli önlemlerin alınmasıyla düşme ve kırık oluşumu risklerini azaltıp hayatı kolaylaştırmak mümkün. Ayrıca yaşam tarzınızda çeşitli değişiklikler yaparak osteoporozun ilerlemesini yavaşlatabilirsiniz.
Evde bazı küçük değişiklikler yaparak düşerek oluşabilecek kırılma, zedelenme gibi riskleri en aza indirebilirsiniz. Evde küçük bir tehlike avına çıkarak riskleri belirleyebilirsiniz.
KAYNAKLAR