Menopoz, tüm kadınların geçtiği doğal bir süreç. Genellikle 48-55 yaş aralığında yaşanan dönem sonrasında kadın vücudu farklı bir evreye geçiyor. Kadınların yaşamlarının üçte birlik sürecini, adet kanamasının kesildiği ve doğurganlığın sonlandığı menopoz dönemi sonrası oluşturuyor. Kadın hayatında farklı bir devir açan menopoz, vücudu fiziksel açıdan etkiliyor ve hatta zaman zaman yoruyor diyebiliriz. Bu dönemde yaşanan değişiklikler yalnızca üreme sistemini değil, kadınların bütünsel sağlığını da etkiliyor. Zaman içerisinde değişen hormon seviyeleri kemik ve eklemlerin yapısını da değiştiriyor. Azalan östrojen hormonu kemik erimesi ve eklem ağrıları gibi rahatsızlıklara sebep oluyor. Geçiş döneminden sonra da kaliteli ve konforlu bir yaşam sürmeye devam etmek için bu süreçte hassas davranmak ve dikkatli olmak gerekiyor. Peki, menopoz döneminde kemik ve eklemlerde oluşabilecek sorunların önüne geçmek için ne tür önlemler almak ve nelere dikkat etmek gerekiyor?
Menopoz döneminde kilo alımı oldukça yaygın. Adet döngüsünün son bulduğu bu dönemde vücut normalden daha fazla ödem ve tutabiliyor. Aynı zamanda değişen hormonlar iştah açıcı bir etki yaratabiliyor. Tüm bunlar bir araya geldiğinde menopoz döneminde kilo alımı görülebiliyor. Fakat bu süreçte vücudun taşıyabileceğinden fazla kilodan uzak durmak gerekiyor. Çünkü menopoz döneminde kemik yapısının zayıfladığı bir gerçek. Eğer bu süreçte kilonuz normalin üzerine çıkarsa, zaten bir değişim sürecinden geçen ve zayıflayan kemiklerin üzerine fazla yük bindirmiş olursunuz. Bu da ilerleyen zamanlarda kas ve iskelet sisteminde rahatsızlıklara sebep verebilir.
Spor, hayatın her aşamasında olduğu gibi, menopoz döneminde de oldukça önemli. Vücudun dinç kalması ve güçlü olması için bu süreçte egzersizi yaşamın bir parçası haline getirmeniz gerekiyor. Haftada en az 3 gün düzenli spor yapmanızda fayda var. Bu aşamada tempolu uzun yürüyüşler yaparak vücudunuzu destekleyebilirsiniz. Hafif aerobik ve pilates hareketleriyle kemik yapınızı güçlendirebilirsiniz. Hatta, uzun vadede çok daha iyi hissetmek için, ağırlıkla egzersiz yapmayı deneyebilirsiniz. Bileklere takılan küçük ağırlıklarla yapılan yürüyüşler ve aerobik hareketleri kemiklerin güçlenmesine yardımcı olur.
Aşırı alkol tüketmenin ve sigara içmenin bütünsel sağlık açısından zararlı olduğu bilinen bir gerçek. Bu nedenle menopoz döneminde bu maddelerin alımını azaltmalı, mümkünse tamamen kesmelisiniz. Çünkü sigara ve alkol güçlü kemiklerin yapı taşı olan kalsiyumun seviyesini düşürür. Ayrıca bu ürünlerin aşırı kullanımı menopoz evresi geçtikten sonra kalp ve damar rahatsızlıklarına da sebep olabilir.
Kemik gelişiminde D vitaminin önemi büyük. Bu vitaminin salgılanması için güneşe çıkmanız gerekiyor. Sıcak yaz günlerinde akşamüstü vakitleri, kış günlerindeyse öğlen saatlerinde düzenli olarak güneşlenerek vücudunuzdaki D vitaminini etkinleştirebilirsiniz.
Menopoz döneminde besin değeri yüksek ve taze gıdalar tüketmek de oldukça önemli. Bu süreçte sindirim sistemini yoracak ve aşırı kilo alımına sebep olacak yiyeceklerden uzak durmak gerekiyor. Fazla şeker tüketimi, yağlı kızartmalar, hamur işleri gibi besin değeri zayıf ve hazmı zor yiyeceklerden uzak durmalısınız. Süt ve süt ürünleri tüketmeye ve sebze ağırlıklı beslenmeye özen göstermelisiniz. Taze meyveler tüketmeli ve sıvı alımına çok dikkat etmelisiniz. Bu aşamada fazla kafein almaktan, çok fazla çay içmekten ve yemeklere gereğinden fazla tuz katmaktan da kaçınmalısınız. Eğer tüm bu noktaları göz önünde bulundurduğunuz ve farklı besin gruplarından oluşan dengeli bir beslenme rutini oluşturursanız, menopoz dönemini daha rahat atlatabilirsiniz.
Kemiklerin güçlenmesi için vücudun ihtiyaç duyduğu kalsiyum ve vitamini gıda takviyeleri ile de alabilirsiniz. Beslenme rutininize dahil edeceğiniz günlük takviyeler ile kemiklerin yapısını destekleyebilirsiniz. Eski esnekliğini kaybeden eklemlerin ve dayanıklılığı azalan kemiklerin güçlenmesi için kullanacağınız günlük gıda takviyeleriyle menopozun etkilerini azaltabilir ve bu geçiş dönemine daha kolay adapte olabilirsiniz.