Son yıllarda Ramazan ayında oruç tutulan sürenin bir hayli uzun olması ve beslenme alışkanlıklarındaki değişim kabızlık, şişkinlik ve gaz problemlerinin yaşanmasına neden olabiliyor. Bu nedenle oruç tutarken sindirim sistemi sağlığını korumak ve desteklemek için son derece dikkatli olmak gerekiyor. Peki, oruç tutarken mide, bağırsak gibi sindirim organlarımızın sağlığını nasıl destekleyebiliriz? İşte Ramazan ayında sindirim sisteminizi korumanıza yardımcı olan bazı aktiviteler.
Gün boyu düşen kan şekeri sebebiyle iftar öğününde birden ve fazla besin tüketimi, ani kan şekeri yükselmesine neden olarak uyku, yorgunluk, bitkinlik gibi durumları ortaya çıkarabiliyor. Sonuçta birçok insan iftarda yemek yedikten sonra hareket etmek yerine yatma, uyuma eğilimi içerisinde oluyor. Oysa yemekten sonra hemen uyumak sindirim sürecini zorlaştırabilir. Bu nedenle yemekten biraz sonra hafif yürüyüş gibi egzersizlerle sindirim sağlığını desteklemek gerekiyor.
Uzun açlık sürelerinin ardından gereğinden fazla yemek tüketimi mide ve bağırsak gibi sindirim organlarının yorulmasına ve sonuçta çeşitli sindirim problemlerinin ortaya çıkmasına neden olabiliyor. Bu nedenle sindirim sistemi sağlığını korumak için iştah yönetimini kontrol etmek gerekiyor. Bunun için iftar öğününü ikiye bölebilirsiniz. İftarın ilk kısmında su, çorba, salata, biraz pide tüketilebilir; ikinci kısım için ise 15 dakika mola verilebilir. Bu süre ilk tokluk sinyallerinin mideden beyne ulaşmasını sağlayacak ve gereğinden fazla yemenin önüne geçecektir.
Oruç tutarken vücudumuz sadece enerjisiz kalmıyor; bunun yanında bir de susuzlukla mücadele ediyor. Dolayısıyla iftar ve sahur öğünleri arasında bolca sıvı tüketerek vücudun su ihtiyacını karşılamak gerekiyor. Bu noktada çay, kahve gibi içeceklerin su yerine geçmediğini unutmamakta fayda var. Yetersiz sıvı tüketimi yorgunluk, halsizlik, sindirim problemleri gibi durumların ortaya çıkmasına neden olabiliyor.
Ramazan ayında sofralarımız daha fazla çeşitliliğe sahip oluyor. Bu da iftar menülerinde hamur işi ve kızartılmış yiyeceklerin daha fazla yer alması anlamına gelebiliyor. Oysa bu türden yiyecekler hem ani kan şekeri değişikliklerine hem çabuk acıkmaya hem de sindirim zorluklarına neden olabilir. Bu nedenle iftar ve sahurda doğru besin tercihleri yapmak son derece önemli. İftarda et, tavuk, balık, sebze yemekleri, salatalar tercih edilebilir. Sahurda ise süt ve süt ürünlerinden oluşan kahvaltılıklar tüketilebilir.
Pirinç, beyaz ekmek gibi besinlerin bağırsak hareketlerini azalttığı bilinmektedir. Oruç tutarken ihtiyacımız olan şey ise bunun tam tersidir. Bu nedenle bu tarz besinler; iftar ve sahur öğünlerinde bulgur, tam tahıllı ekmek gibi lifli gıdalarla değiştirilmelidir. Bu sayede bağırsak hareketleri desteklenecek ve sindirim sistemi sağlığı korunacaktır.
Özellikle ramazanın ilk günlerinde gereğinden fazla yemek tüketme eğiliminde olunabilir. Bunun sonucu olarak da öğünlerde fazla şekerli ve tuzlu gıdalar tüketilebilir. Oysa bu türden gıdalar sindirim zorluklarına ve ani kilo alımlarına sebep olabilirler. Bu nedenle beslenmeden şekerli, tuzlu gıdalar tamamen çıkarılmalı veya en azından tüketimleri sınırlandırılmalıdır.
Taze mevsim sebze ve meyveleri, içeriklerinde vücudumuzun ihtiyacı olan çeşitli vitamin ve mineralleri barındırırlar. Bu yararlı maddeler başta sindirim sistemi sağlığımız olmak üzere genel sağlığımız için de son derece önemlidir. Bu nedenle ramazan ayında sindirim sağlığını desteklemek için yeteri kadar meyve ve sebze tüketmeye özen gösterilmelidir.
Uzun açlık sürelerinin sonunda bir an önce tokluk hissine ulaşmak için besinleri daha az çiğneyerek tüketiyor olabilirsiniz. Oysa besinleri yeteri kadar çiğnememek, sindirimi zorlaştırarak gaz, mide krampları, kabızlık gibi problemlerin ortaya çıkmasına neden olabilir. Bu nedenle sindirim sistemi sağlığını korumak için yavaş yemeye özen göstererek besinler iyi bir şekilde çiğnenmelidir.
Ramazan ayında belirli saatler içerisinde beslenebildiğimiz için daha fazla sıvı tüketme eğiliminde oluruz ve genelde bu sıvıların arasında çay büyük bir kısmı kaplar. Çay ve kahve gibi içecekler vücuttan su atılmasına neden olacağı için bir sonraki gün vücudunuzun susuz kalmasına neden olabilir. Oysa bitki çayları, metabolizmanızı hızlandırarak yağ yakımını ve sindirim sürecini destekleyebilir. Bu nedenle tüm bu işlevlere sahip olan yeşil çayı, iftar ve sahur arasında 1-2 fincan şekilde tüketerek sindirim sağlığınızı destekleyebilirsiniz.